KORONAVİRÜS EMLAKÇILARI NASIL ETKİLEDİ?

Ankara esnafının problemlerinin konuşulduğu tek program olan Esnaf İşi’nin yeni konuğu, Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Esnaf Odası Başkanı Ahmet Rıfat Yetkin.

Koronavirüs döneminin emlakçıları da olumsuz etkilediğini belirten Yetkin, emlakçıların da mücbir sebep kapsamına alınmasını istediklerini söyledi.

Yetkin’in açıklamaları şöyle: 

Koronavirüs salgını emlakçıları ve emlak sektörünü nasıl etkiledi?

Birçok sektörü etkilediği gibi emlak sektörünü de etkiledi. Büfeler, marketler birebir vatandaşla iş gören meslekler, bizimki öyle değil. Biz bunu herhalde tam anlatamadık ki mücbir sebeplere alınamadık. Bu yüzden de çok kayıplarımız oldu. Emlak sektörü şöyle; sadece ofis olarak düşünmeyin gayrimenkulu yerine gidip görmeniz lazım, mal sahibiyle oturup sözleşme yapmanız lazım, müşterilerinize göstermeniz lazım, karşılıklı görüştürmeniz lazım. Bitmedi, belediyelerden rayiç bedeli almanız lazım, tapuya gidip işlemleri yapmanız lazım, vergiler varsa onları ödemeniz lazım. Yani tamamen insan ilişkisi üzerine olan bir mesleği, ne yazık ki mücbir sebepler kapsamına almadılar. Bu yüzden bayağı bir mağduriyet yaşandı. 

Koronavirüs’ten olumsuz etkilenen emlakçılara devletten bir destek geldi mi? 

İlk zamanlar hiçbir şey göremedik, mücbir sebeplere alınmadığımızdan dolayı. Daha sonra bizim bastırmalarımızla, 25 bin TL’lik krediler verilmeye başlandı. Bizim en için en büyük şey web tapunun bu süreçte hayata geçmesi oldu. Aslında daha ileriki süreçte dahil edilecekti ama genel müdürümüz Zeki Adlı, girişimlerde bulundu. Bu süreçte mesleğimizi bayağı rahatlattı. Vatandaşın ve bizlerin tapuya gitmeden ofislerimizde  tüm işlemlerimizi hazırlayıp, sadece imza aşamasında alıcıyı ve satıcıyı götürmemize olanak sağladı. Bu çok büyük bir aşama, devrim niteliğinde. Bu kimlere tanındı? 5 Haziran 2018 tarihinde yönetmeliğimiz yayınlanmıştı, Ticaret Bakanlığı tarafından. O yönetmelikte, Taşınmaz Ticareti Yetki Belgesine hak kazanan meslektaşlarımız faydalandı. 

"YÖNETMELİĞİN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR"

Orada da bizim meslektaşlarımızın kayıpları var. Ticaret Bakanlığı 5 Haziran 2018’den itibaren yetki belgesi vermeye başladı. Ama bugüne kadar bunu yetiştiremediler. Daha bir çok üyemiz de alamadı. Artı, üniversitelerden ve özel dershanelerden kurs belgesi alan meslektaşlarımız var. Onların da bundan yararlanabilmesi için yönetmeliğin değişmesi gerekiyordu. Hâlâ o yönetmelik yayınlanmadı. Süre 31 Ağustos’a kadar uzatıldı fakat bu pandemi döneminde bakanlık çalışamadı, il müdürlüğü çalışamadı. Eğer yönetmelik bugünlerde yayınlanmazsa ki çok büyük sıkıntı olacak. Ağustos ayını beklemeden yayınlanması lazım. Bu süreçte tüm meslektaşlarımızın yetki belgelerini almaları lazım ama tabi bunu da nasıl yetiştirecekler, bilmiyoruz. 

Koronavirüs döneminde ev gezdirmeyle ilgili olsun, satışla ilgili olsun ne tür yeniliklerde bulunuz, ne tür önlemler aldınız?

Koronavirüs ülkemizde çok şeyi değiştirdi. Meslekte de değiştirdi, dijitalleşmeyi öğrendik. 3D çekimler,  dronlarla çekimler… Müşterilerimizi daha az götürüp getirme, ofislerimizde televizyonlardan veya sosyal medya üzerinden yapmayı öğrendik. Bayağı bir faydası oldu. 

Dijitalleşme dedik, online eğitim konuşuluyor. Sadece üniversitelerden ekonomisini elde eden bazı yerleşim yerleri var. Online eğitime geçilirse buralardaki emlakçılar nasıl etkilenir?

Pandemi döneminde öğrenciler ve ev sahipleri ve kiracılar arasında bayağı bir sıkıntı yaşadık. Öğrenciler, okula gidemediler veya dönemediler. Memleketlerine dönemediler, burada eşyaları kaldı, gelip alamadılar. Kiraları işledi. Meslektaşlarımız da arabulucu vazifesi gördü. Ev sahiplerine rica ettik, birkaç ay kira almamaları için. Kimine de dedik, ‘sen yarısını öde, yarısını da almasınlar’ bu şekilde atlatmaya çalıştık. Bundan sonra ne olur? Uzaktan eğitim olacaksa, kiralık evlere eski rağbet olmaz. 

Korona döneminde yazlık almak, küçük yerlerden şehirden uzak yerlerden ev almak revaçtaydı. Bu durum emlak sektörünü nasıl etkiledi?

Gayrimenkul satışlarında talepler değişti. Geniş balkonlu, bahçeli, müstakil ve sosyal donatılı siteler içerisindeki evlere yöneldiler. Hem izole yaşam için hem de evde sıkıldılar, bir uğraş olsun diye. 

Fiyatların artması konusunda ne dersiniz? Özellikle İstanbul’a yakın yerlerde, Şile gibi ya da İzmir gibi yerlerde… 

Biz millet olarak fırsatçı bir milletiz. Burada kim kaybetti, kim kazandı? Bunu tartışmak lazım. Bugün gayrimenkul satan birisi bu parayı alıp da bir yere koymadı. Ne yaptı? O da gitti başka bir yerden aldı. Sen fiyatı artırdın ama alacağın yer de arttı. Bilinçsiz olarak, bu yüzden kredi kullananlar da mağdur oldular. Sanmasınlar ki ucuz kredi kullandılar. 

Tam da burada ucuz kredileri de sormak isterim… 

Bizim meslektaşlarımız da mağdur oldular. Gayrimenkulu satışa çıkarmışsın, atıyorum 300 bin TL, müşteriyi alıp gidiyorsun mal sahibine 400 bin TL. Ne oldu kardeşim? ‘Faiz oranları düştü.’ Düşse ne olur? Keşke şu an 0.74 ile kredi kullananlar, pandemiden önceki gibi 0.98 ile kredi kullansaydı. Daha kârlıydı bence. 

Faizin düşüyor olması fiyatları artırdı o zaman…

Evet, çok artırdı. 

Buradan yola çıkarak şunu da sormak isterim. Ekonomik durgunluk var, insanlar evlerine ekmek götüremiyor. Herkes isyanda, esnaf iş yapamıyor. Bu ortamda bir yeri kiralamak ya da satmak zorlaştı. Bu durum sizin işlerinizi nasıl etkiledi?

Kredi faiz oranlarının düşmesinde, genelde kirada oturanlar, gayrimenkula yöneldiler ama bilinçsizce yöneldiler. Ben çoğu kişiyi de kredi kullanmaktan vazgeçirttirdim. 100 bin TL parası var 600-700 bin TL kredi çekmeye çalışıyor. Alacağınız gayrimenkulun %40’ı %50’sı elinizde olsun ki, ileride sıkıntı olmasın. Yarına bir güvence yok. 

Esnafın ötelenen borçları… Kirasını ödeyemenler var, icra daireleri de açıldı. Bunlar nasıl bir sıkıntı yaşadı?

Burada bize çok iş düşüyor, arabuluculuk anlamında. Kiracıya ve ev sahibine, nazımızın geçtiklerine idare ettirmeye çalışıyoruz. İş yerleri mesela; adamın dükkanı kapandı evi kira, dükkanı kira, ödeyemedi. Mal sahipleri de haklı, onlar da kira gelecek diye bir plan program yaptılar. Dengeyi sağlamaya çalışacağız. Vatandaşlarımız da duyarlı olmalı, bunlar ya ötelenmeli ya da aylara bölünmeli. 

Bazı belediyeler kiraları ödedi, kira almadı… Emlakçılar olarak, devletten doğrudan olmasa bile emlak sektörü için beklentiniz nedir? Destek anlamında.

Kurumlarda oldu. Şahıslarda olmadı. En başta mücbir sebep kapsamın alınmak tabi. Bizde de mesela 65 yaş çıkamadı, 20 yaş altı çıkamadı. Bizim işi yapanların %60’ı emekli. Bunlar dükkanlarını açamadılar, evden dışarı çıkamadılar. Kirasını ödemeyi bırakın belki adam evine ekmek götüremedi. Bunlarla ilgili devletten bir destek göremedik.


Yorum Gönder

Yorumlar